İletişim Adresi

   
  ORHAN YILDIZ
  MAUN SURESi VE ANLAMI
 

Maun Suresi ve Anlamı 

Bismillâhirrahmânirrahîm.

 Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adı ile

Eraeytellezî yukezzibu bid-dîn.

Dini yalanlayanı gördün mü?

Fezâlikellezî yedu’ul yetîm.

İşte o yetimi itip kalkar

Velâ yehuddu alâ taâmil miskîn.

Yoksulu doyurmaya teşvik etmez.

Feveylun lil-musallin.

Ellezînehum. An-salâtihim sahûn.

Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye almazlar

Ellezînehum yurâûne

Onlar namazlarıyla gösteriş yaparlar

ve yemneûnel mâûn.

Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.

Kur'ân-ı Kerîm'in yüz yedinci sûresidir. Genel kabule göre Mekke devrinin ilk yıllarında inmiştir. Adını son âyetindeki "mâûn" kelimesinden alır. Bu kelime "zekât; komşular arasında sıkça ödünç alınıp verilen çeşitli ev eşyası" anlamlarına gelmektedir.

Kısa bir sûre olmasına rağmen Mâûn sûresinde inkarcıların, din konusunda samimiyetsiz ve iki yüzlü insanların ahlâkî ve içtimaî kötülüklerini tanıtmak suretiyle Önemli mesajlar verilmiştir.

Sûre, içeriğinin önemine muhatapların dikkatini çekmek maksadıyla, "Dini yalanlayanı gördün mü?" şeklindeki soru ifadesiyle başlamaktadır. Bu âyetin, Mekke müşriklerinden olan ve kıyameti inkâr eden As b. Vâil hakkında nazil olduğu rivayet edilmektedir. Daha sonra, dini asılsız saymanın insanın ahlâkında meydana getirdiği olumsuz etkilere yetimlere karşı şefkatsiz davranıp onları hor görme örneğiyle vurgu yapılır. Kur'ân-ı Kerîm'in başka âyetlerinde de yetimlerin mallarının ve haklarının korunup gözetilmesine dikkat çekilmektedir. Ardından gelen âyette kınayıcı bir üslûpla yoksulların yiyeceklerini ken­dileri sağlamadıkları gibi başkalarını da buna özendirmekten uzak duranlara işa­ret edilir. Âyette "yoksulları doyurmak" yerine "yoksulun yiyeceği" denilmek suretiyle varlıklı olanların malında yoksulların haklarının bulunduğu belirtilmektedir. Nitekim bu husus, "Onların mallarında isteyenin ve yoksulun hakkı vardır" mealindeki âyette de ifade edilmektedir.

Sûrenin son dört âyetinde ibadetlerine riya karıştıranlar, iyiliğe engel olanlar veya yoksullardan ihtiyaç duydukları şeyleri esirgeyenler kınanmıştır. İbn Abbas'tan nakledilen bir rivayete göre 5. âyette, yalnız kaldıklarında namazı terkedip başkalarıyla birlikte iken namaz kılan münafıklar kastedilmiştir. Bu âyette namazı ciddiye almayan, eğlence kabilinden namaz kılan kimselere dikkat çekildiği şeklinde de yorumlar mevcuttur.

Son âyette dini asılsız sayanların "Maun"a da engel oldukları belirtilmiştir. Mâûn kelimesinin sözlük anlamından hareketle bu âyette, âhireti inkâr eden kimselerin başkalarına küçük fedakârlıklarda dahi bulunmayacak kadar bencil bir karakterde oldukları vurgulanmaktadır. Sûrenin en önemli mesajı, Allah'a gönülden ibadet etmekle toplumsal hayatta yardımlaşma, şefkat ve merhametin dindarlık bakımından bir­birinden ayrılamayacağı hususudur.
 
 
Z i Y A R E T C i - D E F T E R i
orhanyildiz.tr.gg
A N A - S A Y F A Y A - G i T
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol